Aşıda patent sorunu
İlk olarak ABD Başkanı Biden Covid-19 aşısında patent hakkının olmaması gerektiğini söyledi. Bu açıklamaya AB'den de destek geldi. İnsanlığı pandemiden kurtarma görevini üstlenmiş büyük patronların rüzgârı arkalarına alıp sosyalist damarlarını kabarttıklarını izledik.
İlk bakışta bu teklifin insanlığın yararına olduğu düşünülebilir. Bu şekilde, aşı üreten firmalar patent geliri elde etmeyecek, geliştirdikleri aşıların formülü bütün ilaç firmalarına açık olacaktı ve isteyen istediği aşıyı üretebilecekti.
Bu fikre karşı olduğunu açıklayan Biontech firması sahiplerinden Dr. Özlem Türeci'ye büyük tepkiler geldi.
Duruma farklı bir pencereden baktığımızda, aşı patentinin olmaması iki açıdan sakıncalı görünüyor:
1- Pandemi sürecinde başta ABD olmak üzere devletler trilyonlarca dolar değerinde para bastı. Bu paranın çoğu paradan para kazananların oyun alanı olan finans sistemine girdi; gelir dağılımındaki adaletsizlik daha da korkunç bir boyuta ulaştı. Yani "sosyalist" başkanlar diyorlar ki, "Paradan para kazanana var, aşıyı geliştirene yok!". Belki basılan bu kadar paranın bir kısmıyla küresel sağlık sorunları için uluslararası bir fon kurulabilir ve tedavi/aşı geliştiren kurumlar buradan finanse edilebilir.
2- Örneğin, en başarılı olduğu kabul edilen aşıyı geliştiren Biontech aslen kanser tedavisi alanında faaliyet gösteren bir firma ve bu işten çok da iyi para kazanıyor. Pandemi başladıktan sonra kaynaklarını aşı geliştirmeye ayırdılar ve bunu başardılar. Patent hakkının kaldırılması durumunda, bundan 5-10 sene ortaya çıkabilecek bir salgın için aşı üretmeye istekli olacak kimi bulacağız?
Geçtiğimiz bir yıl bize gösterdi ki, pandemiden kurtulmanın en etkili yolu aşılama. Bu kadar kritik bir öneme sahip olan bir konu politik popülizme (popo diye kısaltabiliriz) malzeme olmamalı ve hakkında çok dikkatli karar verilmeli.
Murat İstektepe
Mayıs 2021